- Katılım
- 9 May 2023
- Mesajlar
- 31,539
- Tepkime puanı
- 20
- Puanları
- 38
- Cinsiyet
- Medeni Hali
- Mesleği
- System Administrator
İtibar:
Hep söylenen spor kulüplerine yönetici olmak isteyenlerin genelde parayı bulunca veya bulmak için şöhreti yakalamak arzusu taşıyanlar olduğudur. Beşiktaş'taki örnekleri de bir hayli fazladır. Yönetici olmak için çalmadık kapı bırakmayanların en sonunda başkanlık koltuğuna bile oturduğunu gördük. Davul zurnayla gelip arkalarından teneke çalınarak gönderildiler. Adamlar 2010 seçimlerinde Yıldırım Demirören’e karşı muhalefet hareketinin içinde olup toplantılarda kürsüden sinkaflı konuşmalar bile yaptılar ama sonrasında listesine yedek üye olarak girmeyi kendilerine yakıştırdılar. Hasan Arat’ın çevresinde kulüp başkanına sandalye, taraftara 30 kişi ortak kullandıkları locadan tabure, sigara tablası atıp soruşturma sonucu haklarında hukuki takip yapılan isimler var. Beşiktaş'ı temsil eden kişilerin kılık kıyafetinden saç sakal tıraşına kadar itina göstermesi gerekir. Başakşehir maçından sonra mikrofonu kapıp kameraların önüne çıkan yöneticinin hakeme eleştiri ile karışık ağır hakaret içeren sözler sarf etmesi haklılığına gölge düşürmüş, Beşiktaş ismine yakışmamış, rahmetli Süleyman Seba’nın kemiklerini sızlatmıştır. Bu arkadaş digital medyada masraf ederek bazı açıklamalar yapmaktadır. Biraz daha konuşsun; önümüzdeki günlerde değer bulursam analizini yapar, öncelikle “kaybetmekle büyümenin” formülünü isterim. Hak aramanın medeni yolları vardır, önceki gün başkan Hasan Arat doğrusunu yaparak TFF Başkanı ile görüşüp sıkıntıları ve çözüm önerilerini iletmiştir. Hakemler dün hata yapmıştır, bugün de yapmaktadırlar, yarın da yapacaklardır. Bu kararlardan fazlaca nasibini alan Beşiktaş olmuştur. Bu hataların yarın olmamasını sağlamanın yolları vardır, yeter ki her iki tarafça olumlu adımlar atılabilsin... Olaya bir de ayna karşısına geçip Beşiktaş tarafından bakıp doğru analiz yapma zorunluluğumuz vardır. Hasan Arat başkanlığa talip olma aşamasında kulübün mali ve idari durumu, futbol şubesinin durumu ve diğer unsurlarla ilgili bilgi sahibiydi. Şimdilerde sızlanmasına hakkı yoktur. Vaatleri yerine getirmediği için tipik politikacı hüviyetinde düşünülmektedir. Verdiği ve yerine getirmediği sözleri sıralamaya kalksak bunalım geçiririz. En önemli sözü “Beşiktaş Kasım ayında havlu atmaz” olmuşsa da 11. hafta sonu Kasım ayında liderden 10 puan geride kalınmıştır. İleriye doğru umut taşınabilir mi, takım kadrosu ve teknik kadronun oyun anlayışına baktığımızda pek de olumlu düşünemiyoruz. Yani "hakemler kötü de Beşiktaş iyi mi" sorusunun cevabı için Galatasaray ve Başakşehir maçları istatistiklerine baktığımızda gerçeklerle yüzleşebiliriz. Galatasaray maçında rakip 20 Beşiktaş 8 şut atmış, bunun 2'si çerçeveyi bulmuş biri de sayı olmuştur. 8 kornere karşı 5 korner kullanılmıştır. Yapılan 14 ortanın sadece 2'si isabetli olmuştur. Başakşehir maçında 7 şutun 1'i olumlu, 90 dakikada 2 korner atışı yapılmış, hiç ofsayta düşülmemiştir. Bu tablo karşısında biraz futbolla ilgilenenlerin oturup düşünmesi, sonra ahkam kesmeleri gerekir. Kadro yapısına baktığımızda Gedson Fernandes, Ciro İmmobile, Rafa Silva dışında rakip kadrolarda yer alabilecek futbolcumuz var mıdır ? Tahminen 100 milyon Euro (Kaynak CAPOLOGY Futbol vs.) harcanan bu takımın kurulmasından sorumlu tüm kişilerin ve de yetenek olarak mevcut kadroya katkı sağlamayacağı belli futbolcuların transferinde Hüseyin Yücel’in Antalya'daki toplantıda açıkladığı üzere Mete Vardar ve Kaan Şakul’un hesap vermek zorunlulukları vardır. Kameraların karşısına geçip “Trabzonspor maçında 2 penaltımız, GS maçında 2 kırmızı kart verilip rakip 9 kişi ile oynasaydı, Başakşehir maçında Rashica'nın pozisyonuna penaltı verilseydi, aynı maçta hakem takımımızı 20 dakika ileri çıkartmamak için gayret göstermeseydi şu anda başka şeyler konuşulurdu“ diyen ve böyle düşünenlere “Halamın sakalları olsaydı ..” diye başlayan deyimi hatırlatmak en güzel cevaptır. Anlayana şu andaki puan sıralaması çok şey ifade eder. 1-3-4'üncü sıradaki kulüplerin lider Galatasaray ile günlük tarifiyle iltisaklı oluşları çok anlam taşır. Hasan Arat Başkanın derin ilgisinden ötürü Beşiktaşımızı Fenerbahçe ile ilişkilendirenlere cevap vermek kendilerine düşer. Bana göre 3 büyük kulübün stat, forma ve diğer sponsorluklardan elde ettikleri rakamları birlikte kıyaslama adına açıklama yapma konusunda Beşiktaş öncülük etmelidir. Hasan Arat yönetiminin ilk karne notu kötüdür. Bu yama yapılacak deliğin büyüklüğünün tamirinin Hüseyin Yücel’in katkıları ile günümüze kadar gelindiği herkesin malumudur ve nereye kadar gideceği soru işaretidir. Hissedilen bir işaret emaresi vardır, o da Hasan Bey'in emaneti Hüseyin Yücel’e teslim etme düşüncesi şeklindedir. Hasan Arat Bey'den beklentimiz; kendi marka değerini Beşiktaş'ın genel kurullarında ve diğer ortamlarda dile getirdiği vaatlerini yerine getirerek arttırmasının daha yakışacağı şeklindedir. Atıf Keçeci duhuliye.com/ özel haber