EbrulimMm_88
Üye
- Katılım
- 6 Eki 2023
- Mesajlar
- 38,733
- Tepkime puanı
- 1
- Puanları
- 0
İtibar:
İsrail, "soykırım" suçlamasıyla Uluslararası Adalet Divanı'nda yargılanmaya başladı. Davacı Güney Afrika'yı temsil eden avukatlar, İsrail'in Gazze'deki tüm askeri operasyonlarının derhal askıya alınması için, ihtiyati tedbir kararı verilmesini istedi. Avukatlar, Gazze'deki soykırımının, dünyanın bir şeyler yapabileceği umuduyla kurbanlar tarafından canlı yayımlanan ilk soykırım olduğunu söyledi. İsrail ise savunmasını bugün yapacak.
Güney Afrika Cumhuriyeti'nin İsrail aleyhine açtığı soykırım davası Lahey'de görülmeye başlandı.Güney Afrika Cumhuriyeti, İsrail'in Gazze'deki tüm askeri operasyonlarının derhal askıya alınması için, ihtiyati tedbir kararı verilmesini istiyor. Yüksek Mahkeme öncelikli olarak bu talebi ele alacak.
Davanın ilk duruşmasında, Güney Afrika’yı temsil eden avukatların talepleri dinlendi. Avukatlar, İsrail'e yönelik suçlamalarını gerekçe ve delilleriyle Divan'a sundu.84 sayfalık iddianame, mahkeme salonuna yansıtılan görüntülerle de desteklenerek, İsrail’e yönelik soykırım suçlamasında bulunuldu.
Güney Afrika'yı temsil eden avukatlardan Blinne Ni Ghralaigh, İsrail'in Gazze'deki soykırımının, dünyanın bir şeyler yapabileceği umuduyla kurbanlar tarafından canlı yayımlanan ilk soykırım olduğunu söyledi.Güney Afrika'nın istediği ihtiyati tedbirler arasında sadece İsrail’in, Gazze'deki askeri operasyonlarını durdurması yok.
Aynı zamanda Filistinlilere yönelik soykırımı önlemesi için gerekli tedbirleri alması; yerlerinden edilenlerin evlerine dönerek insani yardıma erişimlerini sağlaması, soykırıma karışanların cezalandırılmaları için gerekli adımları atması, soykırımın delillerini muhafaza etmesi ve verilen tedbirleri uyguladığına ilişkin Divan'a düzenli rapor sunması bunlar arasında.
Merkezi Hollanda'nın Lahey kentinde yer alan Uluslararası Adalet Divanı'ndaki duruşma canlı yayımlanırken; mahkeme binası önünde de büyük bir kalabalık vardı.
Filistin'i destekleyenler ellerinde bayraklarla yürüdü. İsrail karşıtı slogan atan göstericiler, "soykırımı durdurun" pankartı taşıdı.
Bir başka tarafta da İsrail yanlıları toplandı. Grup, Hamas'ın elindeki rehinelerin fotoğraflarını taşıdı.
İkinci duruşmada İsrail, hakkındaki suçlamalara ilişkin sözlü savunma yapacak. İsrail hükümeti, Güney Afrika Cumhuriyeti’nin iddialarına sert bir dille karşı çıkıyor. Güney Afrika'yı Hamas'ı "yasal kolu" olarak hizmet etmekle suçluyor.
Kararının açıklanması için hakimleri bağlayan bir son tarih bulunmamakla birlikte, Uluslararası Adalet Divanı'ın önceki yargılamalarına bakıldığında, soykırım gibi aciliyet gerektiren durumlarda bu sürenin birkaç hafta olduğu görülüyor.
7 Ekim'deki Hamas saldırılarının ardından İsrail'in Gazze'deki saldırılarına koşulsuz destek veren ABD, UAD'deki "soykırım" davasında da Tel Aviv'in yanında durduğunu açıkladı. Günlük basın brifinginde konuyu değerlendiren Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, İsrail aleyhindeki "soykırım" suçlamalarının temelsiz olduğunu düşündüklerini ve bu suçlamanın çok ağır bir eylem olduğunu belirtti.
İsrail'in Gazze'deki askeri operasyonları sırasında sivillere zarar vermeme veya sivil kayıplarını azaltma konusunda daha hassas olması gerektiğini birçok kez dile getirdiklerini belirten Kirby, buna karşın Gazze'de bir "soykırım" olduğuna inanmadıklarını vurguladı.
Bugün ilk duruşması yapılan davaya ilişkin değerlendirmede bulunan Güney Afrika Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa, "Hukukçularımız Lahey'de davamızı savunurken, bu toprakların evladı Ronald Lamola'yı mahkemede davamızı sunarken gördüğümde, hiçbir zaman kendimi bugünkü kadar gururlu hissetmemiştim." diye konuştu. İnsan hakları konusunda Güney Afrika'nın bir referans noktası olduğunu ve bu yüzden harekete geçtiklerini belirten Ramaphosa, önderlerinin (Nelson Mandela) yolundan gitmeye kararlı olduklarını ifade etti. Ramaphosa, "Bazı kişiler attığımız adımın riskli olduğunu söylüyor. Biz küçük bir ülkeyiz ve küçük bir ekonomimiz var. Bize saldırabilirler ama biz prensiplerimiz üzerinde duracağız. Demokrasimizin babasının bize öğrettiği gibi, Filistin halkı da özgür olmadıkça bizler gerçekten özgür olamayacağız." ifadelerini kullandı.