• Konu İçeriğini Görebilmek İçin Lütfen Üye Olun. Aksi Takdirde İçeriği Göremezsiniz.

İklim krizi yüzünden kilo aldım

[ZF] Konu Bilgileri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Güncel ve Son Dakika Haberler kategorisinde End tarafından oluşturulan İklim krizi yüzünden kilo aldım başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 135 kez görüntülenmiş, 1 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Güncel ve Son Dakika Haberler
Konu Başlığı İklim krizi yüzünden kilo aldım
Konbuyu başlatan End
Başlangıç tarihi
Cevaplar
Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan BuRsK

End

Üye
Katılım
21 Ocak 2021
Mesajlar
972
Tepkime puanı
51
Puanları
18
Cinsiyet
vtEvVy
Medeni Hali
vtEvVy
Memleket
19 ÇORUM
Takım
Fenerbahçe
Burç
Kova
Mesleği
Muhasebe

İtibar:

Henüz duymadık böyle bir haber ama çok yakındır. Artık ne olsa “İklim Krizi”ne bağlıyoruz çünkü. Kahve fiyatları arttı, iklim krizi. Denizden balık çıkmıyor, iklim krizi. Ortalığı sel bastı, iklim krizi. Evler barklar yıkıldı, iklim krizi. İnsanlar öldü, iklim krizi.

Geçtiğimiz hafta ülkemizin dört bir yanını seller sular bastı. Onlarca insan yolda, evler sular altında kaldı. İnsanlar canının ve malının derdine düştü doğal olarak. Acil koduyla bazı illerde okullar tatil oldu. Yetkililerden ses çıktı elbette. Eğer bu olaylar iktidar partisinin belediyelerine ait yerlerde yaşandıysa sebep, “İklim Krizi” denildi, yok muhalefet ise alt yapı yetersizliği.

Geçtiğimiz haftalarda en çok konuşulan konulardan biri de kahve fiyatlarının artmasıydı. Bir TV kanalında gördüm; röportaj yapıyor muhabir kahve satıcısı ile ve kahve fiyatlarının artma sebebini soruyor. Satıcı diyor ki “El Nino geldi iklim krizi oldu fiyatlar arttı.” Öncelikle El Nino henüz gelmedi. Ama gelmesi büyük olasılık. Gelirse de sonuçlarını öyle hemen görmek mümkün değil zaten, uzmanlara göre El Nino’nun etkileri 2024 de ortaya çıkmaya başlayacak. Ama o satıcı da büyüklerinden görmüş, duymuş; hangi sorun çıksa karşımıza, suçluyu bulduk. “İklim Krizi”

Elbette iklim krizine varan iklim değişikliği yaşıyoruz. Yağışlar eskisi gibi beklenen zamanlarda olmuyor. Bir yılda yağacak yağmur bir iki ay içinde toprağa düşüyor. Küresel sıcaklıklar bu ay rekor seviyelere yükseldi. 2023 şimdiye kadar kaydedilen en sıcak yıl olabilir hem de El Niño öncesinde. Bu iklim krizine dair kaygı verici bir işaret.

Yani bu düzensizliklerde iklim krizinin elbette etkisi var ANCAKKKK.. Tek günah keçisi İklim krizi değil.

Uzmanların da söylediği gibi; dere yatağına yerleşim yeri yaparsan, betonlaşmaya topraktan daha çok önem verirsen, şehirleşmeyi canın istediğin yere bina dikmek zannedersen, maden açmak için, heyelanı, erozyonu önleyen suyun akışını dengeleyen ormanları yok edersen, bu afetlerin sebebini İKLİM KRİZİ olarak değerlendiremezsin.

Üstelik yine uzmanlar bas bas bağırıyorlar, iklim krizini önlemek mümkün değil ama uyumlu yaşamak mümkün. Yağışlar normallerin dışında ise önlemini al, sıcaklıklar eskisinden daha yüksek ise önlemini al. Yaşantımızı bu değişime uydurmak zorundayız. Ancak biz Türkiye olarak bırakın uyum önlemlerinin alınmaya başlandığı bir ülke olmayı, halen doğa varlıklarının yok edildiği bir zihniyet içindeyiz.

Bakın çok yeni bir haber; “Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy’de bulunan Akbelen Ormanı’na Yeniköy-Kemerköy Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş. (YK Enerji) tarafından yapılmak istenen kömür ocağında, geçmiş dönem uygarlıklarına ait olduğu neredeyse kesin olan arkeolojik kalıntılar bulundu.”

Akbelen Ormanları yeni maden ocakları sahası açmak için yok edilmeye çalışılıyor, yukarıda söz ettiğim şirket tarafından. Vatandaş da bu ağaçları kurtarmak için her türlü yolu deniyor. Bu alan bizim geçim kaynağımız dediler olmadı, bu ağaçlar iklim krizini önlüyor dediler o da olmadı. Bir süredir, müze müdürlüğünün bazı arkeolojik kazı çalışmalar yaptığını fark eden yöre halkı bu kez, “burada arkeolojik buluntular olabilir” diyerek ormanları kurtarabiliriz amacıyla, bu seferde bu yönde çabalamaya başladılar. 15 Haziran’da Akbelen Ormanı’nda sahaya inen Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri Gönüllü avukatı İsmail Hakkı Atal, arkeolojik kalıntıları belgelediklerini belirtti, “iklimhaber.org ”un haberine göre. İşin özü şu; vatandaş tek başına, hiçbir hükümet desteği olmadan, ülkesinin toprağını korumaya çalışıyor; kime karşı? Devlet destekli firmalara karşı.

Oysa elin ülkelerine bakınca insanın içi yanıyor, benim ülkem niye sahip çıkmıyor köyüne, köylüsüne diye.

İspanya'da bir tarım köyü La Almunia. İspanyol hükümeti burayı "Bilim ve Yenilik Şehri" olarak adlandırdı.

  • Kasabanın eteklerindeki bir yumurta çiftliğinde, bir start-up şirketi, tamamen tavuk pisliğinden üretilen biyometanla dünyadaki ilk traktörü çalıştırdığını iddia ediyor.
  • Su arıtma tesisindeki bir laboratuvar, atık suyu çevre dostu su bitkileri ile arıtıyor.
  • Ve yerel anaokulunda, yerden ısıtma üreten güneş enerjisiyle çalışan yeni hava kaynaklı ısı pompası, köyün yeni yürümeye başlayan çocukları tarafından çok beğeniliyor.

"Çocuklar yere dokunmayı ve uzanmayı seviyor" diyorlar köyün öğretmenleri.​

Geçen yıl, Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinden sonra elektrik fiyatlarına yapılan zam, köy meclisinden yeni bir karar çıkmasına sebep oluyor. Güneş paneli kuralım. Taleplerde de artış olunca, hemen harekete geçiyorlar. Ve bakın neler yapılıyor.

  • 53 yaşındaki bir meyve çiftçisi, şehrin kenarında yüksek bir arazide bulunan ve sulama kanalı olmayan 62 dönümlük çiftliğine güneş panelleri kurdu.
  • Huzurevi ve gençlik yurdu da dahil olmak üzere belediye binalarının çatıları, panel kuracak yerleri olmadığı için güneş enerjisine yatırım yapamayan yerel ailelere sunuldu.
  • Düşük gelirli aileler için ise plana ücretsiz olarak katılmaları sağlandı.

"Biz sadece bir köyüz, iklim değişikliğini durdurmamız söz konusu değil ama örnek olabiliriz." Diyor İspanya’nın tarım köyü La Almunia yetkilileri.

Bizim yetkililerimizin de yapması gereken; “İklim Krizini” önleyecek değil, çünkü önlenmesi mümkün değil onu öğrendik uzmanlardan, ancak bu krizin yavaşlatılmasına ve de uyum projelerine yönelik kararları bir an önce alması.
 
Üst Alt