'En ufak bir gelişme yok'

Beşiktaş’ın her yanı ayrı hikaye. Gedson, Semih, Rashica, Muçi, Ghezzal ve Aboubakar altılısının ilk yarıdaki enteresan futbolu mesela. Ne top tutabildiler. Ne de hücuma çıkabildiler. Başakşehir de net pozisyona giremedi. Ama Beşiktaş’a kendi oyunlarını dikte ettirdiler. Santos sonrası Beşiktaş için bunu çok söylüyoruz: Etken değil edilgen, yapan değil bozan (daha doğrusu bozmaya çalışan). Atılan gol çalışılmış bir duran top organizasyonu muydu yoksa oyuncuların içinden öyle mi geldi anlaşılmıyor. Diyorum ya Beşiktaş ile ilgili ana konu bu; yetersiz gözüküyorlar. İnandırıcı değiller! Muçi’nin orta sahada kullanılması dripling alanı bulmasına yaradı ancak takımının pas kanalı bulmasını zorlaştırdı. Santos’un oyuncularını farklı mevkilerde kullanma hastalığının son örneğiydi bu. Anlamsız bir başka deneme... İkinci yarıdaki Beşiktaş tamamen alan kapatma üzerine odaklandı. O kadar gömüldüler ki Necip bile bir ara ‘gelmeyin’ dercesine jestte bulundu. ‘17 gündür buna mı çalıştınız’ demek geliyor insanın içinden. Ghezzal ve Semih ile direklere takıldıktan sonra futbolun bir sürpriz yapacağı belliydi Beşiktaş’a. Öz evlat Emirhan yetiştiği kulübün ağlarını sarsarak kötü bir futbol gecesinin sonunu getirdi. Beşiktaş’ta aylar geçiyor ve en ufak bir gelişme yok. Bu, yenilen son dakika golünden de kötü... Utkan Aydın | Korkusuz

Teşekkürler