Kanal D’nin yeni sezonda iddialı dizileri arasındaki yerini alan, yapımını Pastel Film, yapımcılığını ise Yaşar İrvül ve Efe İrvül’ün üstlendiği Dilek Taşı, bugün saat 20.00’da ilk bölümüyle ekrana gelecek.
Projede; İstanbul’un en varlıklı ailelerinden Rona Ailesi’nin fertlerine Perihan Savaş, Özge Özberk, Elif Doğan ve Teoman Kumbaracıbaşı hayat veriyor. İzleyiciyle buluşmanın heyecanını yaşayan oyuncular duygularını paylaştı.
Teoman Kumbaracıbaşı (Aras Rona)
‘Muazzam senaryo’
*‘Seyirciyi neler bekliyor?
12 Eylül 1980’den başlayarak, o döneme damga vurmuş olayları seyredeceğiz. Oyuncularla çalışırken, yönetmenle ve senaristle konuşurken, kostüm dikilirken, senaryoyu okurken bir hazırlık yapıyorsunuz. Zaten çok uzak olduğum bir dönem değil. Dokuz yaşındaydım ama o günleri net hatırlıyorum. İlkokula gittiğim o karışık dönemi... Onları tekrar canlandırmak heyecan verici benim için.
‘Dilek Taşı’ basınla buluştu
*‘Dilek Taşı’nda ne anlatılacak?
Hikâyemizin bir konak tarafı var ama başka yönleri de var. Ekonomik olarak güçlü bir ailenin zaafları ortaya çıkacak. Ailenin bütün iç entrikalarını seyredeceğiz. Muazzam bir senaryo, çok güçlü bir yönetmen, bir kadro var. Yapım, set, çok iyi bir görüntü yönetmenimiz var. Bunlar başarıya götüren anahtarlar. Umarım biz de laiki ile işimizi yapıp, seyircinin önüne çıkmak istiyoruz.
Elif Doğan (Sevda Rona)
‘Heyecan verici’
*‘Dilek Taşı’ hakkında neler söylemek istersiniz?
Uzun zamandır böyle güçlü bir dram, katmanlı bir hikâye okumamıştım. Bir parçası olmak, içinde yer almak oldukça heyecan verici. Sevda özelinde ayrıca mutluyum. Bana hiç benzemeyen, kendi içinde çok büyük değişimleri olan oldukça renkli bir kadın.
*Tanıtımlardan sonrane gibi tepkiler aldınız?
Böyle bir dönem işi uzun zamandır yoktu televizyonlarda. Anladığım kadarıyla seyircimiz çok özlemiş. İlk tanıtımımızla beraber müthiş bir dönüş aldık. Çok memnun ve mutluyuz tabii. Umarım bölümlerimizi izlediklerinde de bu beklentilerini karşılıyor oluruz.
Dilek Taşı'nda duygu seli yaşanacak! Ozan Dolunay bambaşka bir karakterle izleyici karşısına çıkıyor
*“İzleyiciler gözyaşlarına hâkim olamayacak” diyebilir miyiz?
Güçlü bir dram ‘Dilek Taşı’. Gerek dönemin ağırlığı gerek o dönemin şartlarının zorluğu... Pek çok şeyi yeniden akıllara getirecek. Hepimiz karakterlerimizle empati yapacağız. Bizi nostaljik olduğu kadar hüzünlü de bir hikâye bekliyor. Sanırım, “Hiçbirimiz gözyaşlarımıza hâkim olamayacağız” desem abartmış olmam.
Perihan Savaş (Macide Rona)
‘Karanlık günlerdi...’
*‘Dilek Taşı’ ile ekrana dönüş yapıyorsunuz. Bu denli iddialı, çok konuşulan ve merakla beklenen bir yapımda olmak size ne hissettiriyor?
1980’leri yaşamış biri olarak, bu projenin içinde olmanın benim için ayrı bir özelliği var. Macide’yi de sevdim, heyecanlıyım. Yapımıniçinde olmaktan keyif duyuyorum.
*Dizinin tanıtımları büyük ses getirdi. Size gelen yorumlar nasıl?
Dizimiz çok güzel oldu. Oyuncularımız, ekibimiz birbirinden değerli isimlerden oluşuyor. Çok olumlu yorumlar alıyorum ve onlar da heyecanla başlamasını bekliyor.
*‘Dilek Taşı’ bir aile dramının yanı sıra duygu yüklü bir baba-kız hikâyesini de ekrana getirecek ve 1980 Eylül döneminde yaşananları da görüyoruz...
1980’ler çok karanlık günlerdi. Gençlere tavsiyem öğrenmek istiyorlarsa mutlaka diziyi izlesinler. O karanlık günleri görmeleri ve bilmeleri gerekiyor. Tabii ki burada bir baba-kız hikâyesi, dramı var, bu da çok önemli. 1980’leri yaşamış ve tekrar hatırlamak isteyenler için de özel biri dizi bence...
Özge Özberk (Rüçhan Rona)
‘Zor bir karakter’
*‘Dilek Taşı’ ile ekrana döneceksiniz. Neler söylemek istersiniz?
Uzun zamandır bu kadar dokunaklı bir senaryo okumamıştım. Can Sinan, 1980’lerde geçen ve benim de o dönemi daha önce başka bir projede tecrübe ettiğim bu işte; o dönemin en derininde, en hassas, en dokunaklı, en can alıcı yerinden muhteşem bir hikâye yakalamış. Bize de sadece kalbimizi koymak kaldı. Rüçhan da çok farklı. Uzun zamandır bu kadar zor bir karakterle karşılaşmamıştım.
*Tanıtımlar yayınlandıktan sonra, “İzleyici böyle bir dizi bekliyormuş” dediniz mi?
İzleyiciler dönem işlerine ayrı bir heyecanla yaklaşıyor. Sanki bir adım önde başlıyormuşsunuz hissi geliyor. Çünkü farklı bir beklenti doğuyor. Bunun sebebi o dönemin dokusunu, hissini yaşayan insanlarda oluşturduğu geçmişe dönük özlem. Bu projede de olduğu gibi kritik bir dönemin bu kadar güzel bir hikâye ile harmanlanması insanlardan oldukça güzel ve olumlu eleştiriler almamıza sebep oldu.
*Yapımdaki baba-kız hikâyesi diziseverleri etkileyecek mi?
Bu akşam ben de ilk kez izleyeceğim. Ama senaryodan yola çıkarak şunu söyleyebilirim ki; evet, insanları çok dokunaklı bir baba-kız hikâyesi bekliyor.
Dilek Taşı'nın Rüçhan'ı Özge Özberk dizideki karakterini anlattı