End
Üye
- Katılım
- 21 Ocak 2021
- Mesajlar
- 972
- Tepkime puanı
- 51
- Puanları
- 18
- Cinsiyet
- Medeni Hali
- Memleket
- 19 ÇORUM
- Takım
- Fenerbahçe
- Burç
- Kova
- Mesleği
- Muhasebe
İtibar:
Tüm dünyada coğrafi yakınlığı bulunan ülkeler kendi aralarında ekonomik ve siyasi birliğe doğru giden adımlar atarak daha yüksek ulusal gelir ve daha kaliteli bir yaşam tarzının yanı sıra daha büyük bir güç oluşturmak için uğraşırken, nedense gerçekleri bilmeyen, duygusal ve etnik körlüğün öne çıkması ile bazı dinsel ve dil farklılığı bulunan kabile veya kabile kafasını terkedememiş cemaatler ve topluluklar kendi devletlerini kurma peşine düşerler.
Genellikle de onları bu yola iten emperyalist güçler-ki buna devletler, şirketler ve hatta STK kisvesi altında çaba gösteren ve sözde demokrasi yayma peşindeki-örgütlerin etksiyle Böl ve Yönet kuralının piyonu haline gelirler. Böylece dışardan desteklenen, içerden “küçük olsun benim olsun” ihtirası içindeki sözüm ona liderleri onları sonuçta bölünmeye, ayrılmaya ve sözde bağımsziliga götürürler.
Bu arada binlerce can kaybı olmuş, ülkenin alt yapısı bozulmuş, halkın yaşam tarzı çok kötü etkilenmiş ne gam. Bu sözde kült haline getirilip adeta tapılınan liderleri onlara kendi devletlerini kurma hayaliyle kullanmaya devam ederler. Bilimin, aklın, çağdaş gerçeklerin ikinci plana itildiği, heyecanların, körüklenen sözüm ona kültürel histerinin öne çıktığı, vahşeti, barbarlığı ve amaca ulaşmak için yalanı, hileyi, düzenbazlığı mübah sayan uygulamalar sonunda bunlar belki de amaçlarına ulaşırlar. Ama sonuçta onlar bekleyen şey öyle demokrasi, insan hakları, kaynakların kardeşçe paylaşması değil, tek parti ve tek liderin hakim olduğu bir kapalı vurgu düzeni olur.
Bu konuda tarih göstermiştir ki,büyük parçalardan koparılan bu küçük devletçikler artık birer kukla haline gelirler. Ülkede var olduğu varsayılan kaynakları yabancılarla paylaşmak hatta onlara devretmek zorunda kalırlar.
İşte size Eritre örneği. Erite parçası olduğu Etopya’dan ayrılıp bağımsız olmak için dışardan destekli uzun ve kanlı savaşlardan sonra nihayet amacına ulaştı. Şu anda ülkeyi Adalet ve Demokrasi için Halk Cephesi isimli tek parti ve onun lideri yönetiyor. Kapalı bir ekonomi, ticaretin çoğunluğu ve sanayi bu parti ve yandaşlarının elinde. Halkın yarıdan fazlası açlık sınırının altında yaşamaya çalışıyor. Ülke dışında çalışan Eritrelilerin gönderdiği dövizler ve vergiler dışında geliri yok gibi. Tarımsal yatırımların yerini askeri yatırımlar almış durumda. Doğru dürüst bir eknomik planı yok, özel girişim adeta yok. Cehalet, sağlık sorunları çok yüksek düzeyde. Kişi başına düşen milli gelir yılda 700 dolar civarında.
Zorla kopartıldıkları Etopyada ise ekonomi canlı, serbest ekonomi kurallarına yakın kurallar çalışıyor, anayasaya göre toprak devletin elinde ama uzun vadeli kiralama imkanı var. Yabancı sermayeye destek sağlıyor. Ülkede kalkınma hızı yüzde 7, kişi başına milli gelir ise yılda 1200 dolar.
Şimdi kendi devletini kurma rüyası olanlara sormak gerek. Siz hiç su ata sözünü bilirmisiniz?
“Sürüden ayrılanı kurt kapar.
--
This message (including any attachments) is intended only for the use of the individual or entity to which it is addressed and may contain information that is non-public, proprietary, privileged, confidential, and exempt from disclosure under applicable law or may constitute as attorney work product. If you are not the intended recipient, you are hereby notified that any use, dissemination, distribution or copying of this communication is strictly prohibited. If you have received this communication in error, notify us immediately by telephone and (i) destroy this message if a facsimile or (ii) delete this message immediately if this is an electronic communication. Thank you. Please, don't print this e-mail, unless you really need to.
Genellikle de onları bu yola iten emperyalist güçler-ki buna devletler, şirketler ve hatta STK kisvesi altında çaba gösteren ve sözde demokrasi yayma peşindeki-örgütlerin etksiyle Böl ve Yönet kuralının piyonu haline gelirler. Böylece dışardan desteklenen, içerden “küçük olsun benim olsun” ihtirası içindeki sözüm ona liderleri onları sonuçta bölünmeye, ayrılmaya ve sözde bağımsziliga götürürler.
Bu arada binlerce can kaybı olmuş, ülkenin alt yapısı bozulmuş, halkın yaşam tarzı çok kötü etkilenmiş ne gam. Bu sözde kült haline getirilip adeta tapılınan liderleri onlara kendi devletlerini kurma hayaliyle kullanmaya devam ederler. Bilimin, aklın, çağdaş gerçeklerin ikinci plana itildiği, heyecanların, körüklenen sözüm ona kültürel histerinin öne çıktığı, vahşeti, barbarlığı ve amaca ulaşmak için yalanı, hileyi, düzenbazlığı mübah sayan uygulamalar sonunda bunlar belki de amaçlarına ulaşırlar. Ama sonuçta onlar bekleyen şey öyle demokrasi, insan hakları, kaynakların kardeşçe paylaşması değil, tek parti ve tek liderin hakim olduğu bir kapalı vurgu düzeni olur.
Bu konuda tarih göstermiştir ki,büyük parçalardan koparılan bu küçük devletçikler artık birer kukla haline gelirler. Ülkede var olduğu varsayılan kaynakları yabancılarla paylaşmak hatta onlara devretmek zorunda kalırlar.
İşte size Eritre örneği. Erite parçası olduğu Etopya’dan ayrılıp bağımsız olmak için dışardan destekli uzun ve kanlı savaşlardan sonra nihayet amacına ulaştı. Şu anda ülkeyi Adalet ve Demokrasi için Halk Cephesi isimli tek parti ve onun lideri yönetiyor. Kapalı bir ekonomi, ticaretin çoğunluğu ve sanayi bu parti ve yandaşlarının elinde. Halkın yarıdan fazlası açlık sınırının altında yaşamaya çalışıyor. Ülke dışında çalışan Eritrelilerin gönderdiği dövizler ve vergiler dışında geliri yok gibi. Tarımsal yatırımların yerini askeri yatırımlar almış durumda. Doğru dürüst bir eknomik planı yok, özel girişim adeta yok. Cehalet, sağlık sorunları çok yüksek düzeyde. Kişi başına düşen milli gelir yılda 700 dolar civarında.
Zorla kopartıldıkları Etopyada ise ekonomi canlı, serbest ekonomi kurallarına yakın kurallar çalışıyor, anayasaya göre toprak devletin elinde ama uzun vadeli kiralama imkanı var. Yabancı sermayeye destek sağlıyor. Ülkede kalkınma hızı yüzde 7, kişi başına milli gelir ise yılda 1200 dolar.
Şimdi kendi devletini kurma rüyası olanlara sormak gerek. Siz hiç su ata sözünü bilirmisiniz?
“Sürüden ayrılanı kurt kapar.
--
This message (including any attachments) is intended only for the use of the individual or entity to which it is addressed and may contain information that is non-public, proprietary, privileged, confidential, and exempt from disclosure under applicable law or may constitute as attorney work product. If you are not the intended recipient, you are hereby notified that any use, dissemination, distribution or copying of this communication is strictly prohibited. If you have received this communication in error, notify us immediately by telephone and (i) destroy this message if a facsimile or (ii) delete this message immediately if this is an electronic communication. Thank you. Please, don't print this e-mail, unless you really need to.