UEFA 2024 Avrupa Şampiyonası (EURO 2024) Elemeleri D Grubu'nda Türkiye, deplasmanda karşılaştığı Letonya'yı son dakika golüyle 3-2 mağlup etti. Peki spor yazarları bu şampiyonluk ve maç için ne dedi? İşte spor yazarlarının Letonya-Türkiye maçı değerlendirmesi...
ACI ÇEKEREK KAZANDIKEuro 2024 bileti için grupta iki ülke ile, Hırvatistan ve Galler’le yarışıyoruz. Bu yarışta telafisi zor bir yara almamak için Ermenistan-Letonya’ya puan kaybetmemeliyiz. Bu çerçevede dün Galler de sürpriz bir kayıp yaşamışken, bizim acı çekerek de olsa kazanmamız mutluluk verici.Biz şu anda FIFA sıralamasında 43’üncü basamaktayız. Letonya ise 132’nci. Moritanya’dan, Madagaskar’dan ya da Faroe’den daha zayıf bir rakiple oynadık dün. Sahaya 6 Letonya, 3 Polonya, 1 Arnavutluk, bir de Hollanda ikinci ligi futbolcusuyla çıktılar. Toplam takım değerleri 10 milyon. Yani Orkun’un yarısı kadar bile değil. Bizim 11’imizdeyse bir Şampiyonlar Ligi finalisti (Hakan), bir Avrupa Ligi finalisti (Zeki), bir Hollanda şampiyonu (Orkun) ile, ağustosta Avrupa kupalarında izleyeceğimiz Merih, Cengiz, Mert, Ferdi, Abdülkerim, Arda ve Kerem vardı.(Uğur Meleke-Hürriyet)
MADALYONUN ÖTEKİ YÜZÜ İÇ AÇICI DEĞİLGaller'in evinde büyük sürprizle Ermenistan'a yenilmesi, bizim de her zaman kâbusumuz olan Letonya'yı yenmemiz puan tablosunda bize büyük avantaj sağladı. Ama madalyonun öbür yüzü hiç iç açıcı değil. 90 dakika sergilediğimiz futbol inanılmayacak derecede olumsuzdu. Düşünebiliyor musunuz, Letonya, bize 11'e 11'ken 1 gol atıyor, 4 tane de %100 kaçırıyor. Atamadıklarından ikisi maç 0-0'ken, diğerleri 1-1'den sonra. Bu arada kaçırdıklarının sonuncusunda top döndü ve ikinci golü biz attık. Bütün bunların üstüne 10 kişilik Letonya'dan son 10 dakikada yoğun bir baskı yedik. İki tane kaçırdılar ve de uzatmanın 4'üncü dakikasında beraberliği yakaladılar. Eğer son saniyede mucizeyi gerçekleştirmesek bu moral yıkımının altından kalkamazdık. Letonya'yı hiç yenemiyorduk, bir evvelki mücadeleyi son saniye penaltısıyla ilk defa kazanmıştık. Bu defaki tam bir Barış Alper'in yarattığı mucizeydi. Yani makus talihlimizi yenmiş olduk.(Ömer Üründül-Sabah)
CANLARI SAĞ OLSUNSkor tabelası bizi işaret ediyor; kalkıp, kötü oyun nedeniyle futbolcularımızı budamanın bir anlamı yok. Canları sağ olsun, biliyoruz ki sizler bu değilsiniz. Ancak, 19'unda Galler maçı var. Rakibimiz sahasında Ermenistan şokunu yaşadı, bizim için büyük avantaj. Demem o ki, maçı kazanırsak, grupta söz sahibi olur, rahat nefes alırız, umutlarımız iki katına çıkar, unutmayın!(Bilal Meşe-Milliyet)
HAYATA DÖNDÜK Zayıf takımların en önemli kozu olan taç ve kornerler ile kalemize gelmesi, Mert Günok'un kurtarışları, Kuntz'un Barış Alper ve Eren hamleleri ile son bölüme önde girdik. Barış Alper etkisi son bölümde hissedildi. Ancak finalleri yapma konusunda kötü olunca, Barış Alper asistleri gole dönüşmedi, maçı erken koparamadık. Letonya eksik kalmasına rağmen, analog oyun anlayışlarında eksik kalmanın bir dezavantajını yaşamadılar. Stoperlerimizi maçın uzatmalarında hataya zorlayarak golü buldular. Hayal kırıklığı yaşamaktansa mücadeleyi bırakmamayı tercih eden ve oyuna girdiği andan itibaren harika işler yapan Barış Alper, son kez kesti ve İrfan Can'ın golü ile adeta hayata döndük. Maçı kazandık kazanmasına ama acaba bazı şeyleri görebilmek için başımıza illa ki bir felaket daha mı gelmesi gerek diye düşünmeden duramıyorum.(Erman Özgür-Fanatik)
BİZE DE YAZIK!Yine kötü başladık maça… Topu tutamıyoruz, iki pas yapamıyoruz, Cengiz Ünder'in ismi var cismi yok, Kerem saman alevi gibi, Hakan Çalhanoğlu bir şeyler yapmaya çalışıyor ama o şeylerin de bir anlamı olmuyor. Orkun Körkçü etkisiz eleman konumunda… Cenk ve Enes yok ön taraf o nedenle etkisiz kaldı diyenlere katılmam, Umut Nayir de onlar kadar oynadı lakin arkası bom boş ve dengesizdi. Cengiz Ünder, Kerem Aktürkoğlu, Hakan Çalhanoğlu, Orkun Körkçü, Arda Güler sahadayken biz golü karambolde Abdülkerim'le bulduk… Sonrasında kaç pozisyon verdik sayamadım. Letonya önde basıyor, orta sahada bizi bozuyor, pozisyon buluyor, golle burun buruna geliyor ve nihayet golü atıyor… Sonra bir gol daha. Hem de maç biterken! Eyvah, yine berabere kaldık derken sonradan giren İrfan Can kafayla topu ağlara gönderdi ama o golde büyük pay Barış Alper Yılmaz'ındı…Adı gibi, üç kişilik iş yaptı topu çevirirken, Barış koştu, Alper tuttu, Yılmaz ortaladı adeta… Bu işe bizim kadar önem verip, bizim kadar günlük düşünen çok az ülke vardır. Bir ekol seçmeli ve en az beş yıl uygulamalayız. Yoksa, yıllardır olduğu gibi, her maçta ızdırap yaşamaya devam edeceğiz. Bize de yazık!(Turgay Demir-Fotomaç)