End
Üye
- Katılım
- 21 Ocak 2021
- Mesajlar
- 972
- Tepkime puanı
- 51
- Puanları
- 18
- Cinsiyet
- Medeni Hali
- Memleket
- 19 ÇORUM
- Takım
- Fenerbahçe
- Burç
- Kova
- Mesleği
- Muhasebe
İtibar:
Sıtma hastalığından söz ediyorum. Sıtma paraziti tipik olarak Anopheles familyasından bir dişi sivrisineğin, zaten enfekte olan bir kişiyi ısırdığında yayılır. Sivrisinek, paraziti insan kanıyla birlikte alıyor ve yaklaşık bir hafta sonra başka bir kişiyi ısırarak sıtmayı bulaştırabiliyor. Ölümle sonuçlanması yüksek olasılık olan, tarihe gömülmüş olan bu hastalık iklim krizi nedeniyle tekrar hortlamış durumda.
Yeni bir Washington Post analizi, sıtma taşıyan sivrisinekler nedeniyle başta Afrika ülkeleri olmak üzere dünyada 5 milyardan fazla insanın sıtma hastalığı riskiyle karşı karşıya olduğunu ortaya koydu. Üstelik araştırma sonuçları gösterdi ki, İklim değişikliği ve demografik büyümenin etkileri ile hortlayan sıtma hastalığının sonuçlarını 2040 yılına kadar yani sadece 17 yıl içinde dünya yeniden yaşamaya başlayacak.
Yaz vakti, tam uykuya dalmak üzereyken bir sivrisinek vızıltısı ve ardından verilen sonuçsuz mücadele…hemen herkesin böyle bir anısı vardır, sabaha kadar uykusuz kalınır tek bir sivrisinek nedeniyle. İşte o sivrisinekler ile bulaşan, gelişmiş ülkeler ile bizimki gibi gelişmekte olan ülkelerde yüzyıl önce yok olan sıtma hastalığı, ne yazık ki tekrar dünya hastalıklar listesinde yer almaya başladı. Bilim insanları iklim değişikliğinin sıtmanın yayılmasında nasıl etkili olduğunu daha iyi anlamak için Mozambik'in Nampula, Maputo ve Niassa eyaletlerinde bir çalışma gerçekleştirmişler. “Amannn Mozambik nere Türkiye nere?” demeyin lütfen çünkü sivrisinekleri tutabilene aşk olsun.
Bilim adamlarının ilk bulguları, parazitlerin ve onları taşıyan sivrisineklerin sıcak, nemli ve yağışlı koşullarda gelişme eğiliminde oldukları. İklim değişikliğinin insan sağlığına oluşturduğu sinsi tehditlerin araştırıldığı bu analizde görülmüş ki Mozambik'teki sıtma vakalarının bu yıl 2017'den bu yana en yüksek seviyesine ulaşmış. Verilerin mevcut olduğu son yıl olan 2021'de tek başına sıtma dünya çapında 600.000'den fazla ölümden sorumlu ve kurbanların dörtte üçünden fazlası 5 yaşın altında. Bu da durumun ne kadar vahim hale geldiğini ortaya koyuyor.
Sahra Altı Afrika uzun süredir sıtma açısından en yüksek riskle karşı karşıya iken artan sıcaklıkların ve artan yağışların yüzyıl önce bu hastalıktan kurtulan Amerika Birleşik Devletleri'nde de, hatta sıtmanın tarihsel olarak sorun teşkil etmediği bölgeler olan özellikle Kolombiya'nın And Dağları, Peru ve Ekvador’da da yayılması öngörülenler arasında. Güney Amerika'ya ilişkin tahminler karamsar. Orada 2070 yılına kadar 330 milyon kişinin sıtmaya yakalanma riski altında olması tahmin ediliyor.
Araştırma ekibinin içinde yer alan bulaşıcı hastalık uzmanları buradaki endişe verici durumun, sıtmaya karşı yaklaşık yirmi yıldır sürdürülen küresel ilerlemenin kısmen iklim değişikliği nedeniyle sekteye uğradığı görüşündüler. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, dünya çapında küresel vaka sayılarının son altı yılda arttığı görüldü; araştırmacıların iklim değişikliğine karşı en savunmasız ülkeler arasında yer aldığı Mozambik'te bu dönemde vaka oranları yüzde 10 arttı.
"Tüm müdahalelere rağmen sonuç göremiyoruz. Sıcaklıklar artıyor, garip yağışlar geliyor... ve kasırga geldiğinde insanlar her şeylerini kaybediyor, biz de sıtmayla mücadele edecek araçla kaybediyoruz. Bu büyük bir zorluk.” cümleleri ile anlatıyor uzmanlar son gelinen noktayı.
Sivrisineklerin taşıdığı sıtma, iklim değişikliği nedeniyle hızlanan hastalık ve ölüm dalgasının sadece bir parçası. İnsanlar, ölümcül sıcaklıklarla giderek yaygınlaşan kuraklık ve sellerle bağlantılı yetersiz beslenme, Dang Humması, Zika ve Chikungunya da dahil olmak üzere sivrisinekler ve kenelerin yol açtığı hastalıklarla giderek daha fazla karşı karşıya kalıyor. İklim değişikliğinin geleneksel yağış düzenlerini bozması ve aşırı hava olaylarına neden olması bunun sonucunda da sivrisineklerin gelişip üremesi vaka sayılarını arttırıyor.
Toparlayacak olursam;
1900'lerin ortalarında Kuzey Amerika ve Avrupa'da ortadan kaldırılan hastalık, Sahra Altı Afrika'da yaygınlığını korudu. Ancak 2000'li yıllarda batılı hükümetler ve uluslararası kar amacı gütmeyen kuruluşlar tarafından yürütülen ve böcek ilacıyla işlenmiş cibinliklerin yaygın şekilde kullanılmasına yol açan milyarlarca dolarlık bir sağlık kampanyasının ardından vaka ve ölüm oranlarında ciddi düşüşler görüldü. Afrika'daki bu kazanımların bir kısmı 2017'den bu yana tersine döndü ve uzmanlar bu eğilimin muhtemelen devam edeceğini söylerken, iyi haber; sıtma aşısındaki iyileştirmeler de dahil olmak üzere kalkınma ve teknolojik ilerlemelerdeki kazanımlar görünümü iyileştirebilir. Araştırmacılar ve hükümet yetkilileri bu sıkıntılı gidişatı yalnızca iklim değişikliğine değil aynı zamanda sivrisineklerin böcek ilaçlarına ve parazitlerin ilaçlara karşı artan direncine de bağlıyor.
Uzmanlar konuyla ilgili bir diğer sıkıntıyı daha şöyle dile getiriyor:
Örneğin kar amacı gütmeyen kuruluşlar, yağmur mevsimi öncesinde evlerin içine böcek ilacı sıkmaya çalışıyor ancak düzensiz yağışlar, etkili ilaçlamanın zamanlamasını zorlaştırıyor. Ayrıca kasırgalar ve seller, bir ailenin evini saniyeler içinde yok edebiliyor ve onları evlerinden çıkmaya zorlayarak sivrisineklere daha fazla maruz kalmalarına neden oluyor.
Yeni bir Washington Post analizi, sıtma taşıyan sivrisinekler nedeniyle başta Afrika ülkeleri olmak üzere dünyada 5 milyardan fazla insanın sıtma hastalığı riskiyle karşı karşıya olduğunu ortaya koydu. Üstelik araştırma sonuçları gösterdi ki, İklim değişikliği ve demografik büyümenin etkileri ile hortlayan sıtma hastalığının sonuçlarını 2040 yılına kadar yani sadece 17 yıl içinde dünya yeniden yaşamaya başlayacak.
Yaz vakti, tam uykuya dalmak üzereyken bir sivrisinek vızıltısı ve ardından verilen sonuçsuz mücadele…hemen herkesin böyle bir anısı vardır, sabaha kadar uykusuz kalınır tek bir sivrisinek nedeniyle. İşte o sivrisinekler ile bulaşan, gelişmiş ülkeler ile bizimki gibi gelişmekte olan ülkelerde yüzyıl önce yok olan sıtma hastalığı, ne yazık ki tekrar dünya hastalıklar listesinde yer almaya başladı. Bilim insanları iklim değişikliğinin sıtmanın yayılmasında nasıl etkili olduğunu daha iyi anlamak için Mozambik'in Nampula, Maputo ve Niassa eyaletlerinde bir çalışma gerçekleştirmişler. “Amannn Mozambik nere Türkiye nere?” demeyin lütfen çünkü sivrisinekleri tutabilene aşk olsun.
Bilim adamlarının ilk bulguları, parazitlerin ve onları taşıyan sivrisineklerin sıcak, nemli ve yağışlı koşullarda gelişme eğiliminde oldukları. İklim değişikliğinin insan sağlığına oluşturduğu sinsi tehditlerin araştırıldığı bu analizde görülmüş ki Mozambik'teki sıtma vakalarının bu yıl 2017'den bu yana en yüksek seviyesine ulaşmış. Verilerin mevcut olduğu son yıl olan 2021'de tek başına sıtma dünya çapında 600.000'den fazla ölümden sorumlu ve kurbanların dörtte üçünden fazlası 5 yaşın altında. Bu da durumun ne kadar vahim hale geldiğini ortaya koyuyor.
Sahra Altı Afrika uzun süredir sıtma açısından en yüksek riskle karşı karşıya iken artan sıcaklıkların ve artan yağışların yüzyıl önce bu hastalıktan kurtulan Amerika Birleşik Devletleri'nde de, hatta sıtmanın tarihsel olarak sorun teşkil etmediği bölgeler olan özellikle Kolombiya'nın And Dağları, Peru ve Ekvador’da da yayılması öngörülenler arasında. Güney Amerika'ya ilişkin tahminler karamsar. Orada 2070 yılına kadar 330 milyon kişinin sıtmaya yakalanma riski altında olması tahmin ediliyor.
Araştırma ekibinin içinde yer alan bulaşıcı hastalık uzmanları buradaki endişe verici durumun, sıtmaya karşı yaklaşık yirmi yıldır sürdürülen küresel ilerlemenin kısmen iklim değişikliği nedeniyle sekteye uğradığı görüşündüler. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, dünya çapında küresel vaka sayılarının son altı yılda arttığı görüldü; araştırmacıların iklim değişikliğine karşı en savunmasız ülkeler arasında yer aldığı Mozambik'te bu dönemde vaka oranları yüzde 10 arttı.
"Tüm müdahalelere rağmen sonuç göremiyoruz. Sıcaklıklar artıyor, garip yağışlar geliyor... ve kasırga geldiğinde insanlar her şeylerini kaybediyor, biz de sıtmayla mücadele edecek araçla kaybediyoruz. Bu büyük bir zorluk.” cümleleri ile anlatıyor uzmanlar son gelinen noktayı.
Sivrisineklerin taşıdığı sıtma, iklim değişikliği nedeniyle hızlanan hastalık ve ölüm dalgasının sadece bir parçası. İnsanlar, ölümcül sıcaklıklarla giderek yaygınlaşan kuraklık ve sellerle bağlantılı yetersiz beslenme, Dang Humması, Zika ve Chikungunya da dahil olmak üzere sivrisinekler ve kenelerin yol açtığı hastalıklarla giderek daha fazla karşı karşıya kalıyor. İklim değişikliğinin geleneksel yağış düzenlerini bozması ve aşırı hava olaylarına neden olması bunun sonucunda da sivrisineklerin gelişip üremesi vaka sayılarını arttırıyor.
Toparlayacak olursam;
1900'lerin ortalarında Kuzey Amerika ve Avrupa'da ortadan kaldırılan hastalık, Sahra Altı Afrika'da yaygınlığını korudu. Ancak 2000'li yıllarda batılı hükümetler ve uluslararası kar amacı gütmeyen kuruluşlar tarafından yürütülen ve böcek ilacıyla işlenmiş cibinliklerin yaygın şekilde kullanılmasına yol açan milyarlarca dolarlık bir sağlık kampanyasının ardından vaka ve ölüm oranlarında ciddi düşüşler görüldü. Afrika'daki bu kazanımların bir kısmı 2017'den bu yana tersine döndü ve uzmanlar bu eğilimin muhtemelen devam edeceğini söylerken, iyi haber; sıtma aşısındaki iyileştirmeler de dahil olmak üzere kalkınma ve teknolojik ilerlemelerdeki kazanımlar görünümü iyileştirebilir. Araştırmacılar ve hükümet yetkilileri bu sıkıntılı gidişatı yalnızca iklim değişikliğine değil aynı zamanda sivrisineklerin böcek ilaçlarına ve parazitlerin ilaçlara karşı artan direncine de bağlıyor.
Uzmanlar konuyla ilgili bir diğer sıkıntıyı daha şöyle dile getiriyor:
- "Bu salgınla nasıl başa çıkacağımızı bildiğimizi sanıyorduk, ancak iklim değişikliğinin getirdiği karmaşıklık, belki de hazır olmadığımız farklı faktörleri de beraberinde getiriyor."
Örneğin kar amacı gütmeyen kuruluşlar, yağmur mevsimi öncesinde evlerin içine böcek ilacı sıkmaya çalışıyor ancak düzensiz yağışlar, etkili ilaçlamanın zamanlamasını zorlaştırıyor. Ayrıca kasırgalar ve seller, bir ailenin evini saniyeler içinde yok edebiliyor ve onları evlerinden çıkmaya zorlayarak sivrisineklere daha fazla maruz kalmalarına neden oluyor.
Alberto Charles, bu yılın başlarında bir gece, hızla akan suyun sesiyle uyanarak karısını sarsarak uyandırdı. Evleri su ile dolduğundan, çift ve çocuklarının evlerinden birkaç eşya alabilmek için sadece 10 dakikaları vardı. Su diz boyuna ulaşmıştı bile.
Dışarıda sel, portakal ağaçlarını ve muz bitkilerini yerden sökmüştü.
Birkaç hafta sonra, Charles ve ailesi hala durgun sularla çevrili kalabalık bir acil servise sığınırken, vücudunda bir ürperti başladı. Daha sonra iştahı kaçtı ve ateşi yükseldi. Başkent Maputo'nun yaklaşık 20 mil güneybatısındaki Boane bölgesindeki sağlık merkezine gittiğinde, sıtma testi yaptırmayı bekleyen uzun bir insan kuyruğu vardı…..
Aile 6 ay sonunda eve döndüğünü hâlâ tarlalarında duran durgun suda sivrisineklerin üremesinden endişe ederek ve evlerine yeniden ilaçlama yapılmadığının tedirginliği içindeydiler. Ancak yüzü yorgun ve kıyafetleri yıpranmış olan Charles’ın ağzından tek bir cümle çıktı.
"Gidecek başka yerimiz yok."
Şöyle bir düşünelim bizim başımıza benzer şeyler gelse gidecek başka yerimiz var mı?
Dışarıda sel, portakal ağaçlarını ve muz bitkilerini yerden sökmüştü.
Birkaç hafta sonra, Charles ve ailesi hala durgun sularla çevrili kalabalık bir acil servise sığınırken, vücudunda bir ürperti başladı. Daha sonra iştahı kaçtı ve ateşi yükseldi. Başkent Maputo'nun yaklaşık 20 mil güneybatısındaki Boane bölgesindeki sağlık merkezine gittiğinde, sıtma testi yaptırmayı bekleyen uzun bir insan kuyruğu vardı…..
Aile 6 ay sonunda eve döndüğünü hâlâ tarlalarında duran durgun suda sivrisineklerin üremesinden endişe ederek ve evlerine yeniden ilaçlama yapılmadığının tedirginliği içindeydiler. Ancak yüzü yorgun ve kıyafetleri yıpranmış olan Charles’ın ağzından tek bir cümle çıktı.
"Gidecek başka yerimiz yok."
Şöyle bir düşünelim bizim başımıza benzer şeyler gelse gidecek başka yerimiz var mı?